..
   
 
  TERÖRLE MÜCADELE KAMPANYASI

BÖLÜCÜ TERÖR ÖRGÜTÜNE

Bölücü terör örgütüne Şimdi soruyoruz, binlerce yıldır birbirinin içine geçmiş insanları ayırmaya çalışmak hainlik değil de nedir? Bırakın artık elinizdeki o nifak tohumlarını. Bu topraklarda büyümeyecek o nefret fidanları. Bu toprağın ormanları sizin sahte ağaçlarınızı almayacaklar arasına. Bu toprağın özünde hain yetiştirmek yoktur. Ne yazık ki sizin gibi hainler dışarıdan geliyorlar. Ama sanmayın ki kaynağını bilmiyoruz, sanmayın ki anlamıyoruz, sanmayın ki meydanı boş bulup at koşturmanıza izin veriyoruz. Unutmayın ki at binmek bizim özümüzde var. Güneş elbet bir gün bu toprakların üzerine kaldığı yerden doğmaya devam edecek. Gelin gölge etmeyin hayatımıza, gelin güneşin altında ele ele oynayan çocukları ayırmayın. Gelin özür dileyin ortak geleceğimizden. Gelin köpekleşmenin tarihinde önsöz olacağınıza güneşli günlerin kaynakçasında geçsin adınız. Netice şudur ki Hainler, âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar, bizim iman dolu göğsümüz gibi serhaddimiz var.

BÜYÜK TÜRK MİLLETİ

Türkiye'miz zor ve hassas bir dönemin içinde bulunmaktadır. Dışarıdaki ve içerdeki düşmanlarımız artık yürürlüğe koydukları sinsi planın sonucunu almaya çalışmaktadırlar. Bu noktada İçimizdeki ve dışımızdaki düşmanlara karşı artık bir duruş sergilemenin vakti gelmiştir.

Güneşli günler yakındır. Belki yarın belki yarından da yakın! Ümitsizliğe düştüğünüz zaman mavi gökyüzüne bakın ve Atamız'ın şu cümlelerini hatırlayın. Göğsünüz bir kere daha kabarsın, tüyleriniz diken diken olsun, gözlerinizden iki damla yaş aksın. “Bu memleket dünyanın beklemediği asla ümit etmediği, bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine sahne oldu. Bu sahne en aşağı yedi bin senelik Türk beşiğidir. Beşik tabiatın rüzgârlarıyla sallandı. Beşiğin içindeki çocuk tabiatın yağmurlarıyla yıkandı. O çocuk tabiatın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından korkar gibi oldu, sonra onlara alıştı. Onları tabiatın babası tanıdı, onların oğlu oldu. Bir gün o tabiatın çocuğu tabiat oldu, şimşek, yıldırım, güneş oldu, Türk oldu. Türk, budur. Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir"

Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü, Kızkardeşimin gelinligi, şehidimin son örtusü. Işık lşık, dalga dalga bayrağım, Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım. Sana benim gözümle bakmayanın Mezarını kazacağım. Seni selamlamadan uçan kuşun Yuvasını bozacağım. Dalgalandığın yerde ne korku ne keder... Gölgende bana da, bana da yer ver! Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar! Yurda, ay-yıldızının ışığı yeter. Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün Kızıllığında ısındık; Dağlardan çöllere düşürdüğü gün Gölgene sığındık. Ey şimdi süzgün, rüzgarlarda dalgalı; Barışın güvercini, savaşın kartalı... Yüksek yerlerde açan çiçeğim; Senin altında doğdum, Senin dibinde öleceğim. Tarihim, şerefim, şiirim, herşeyim; Yer yüzünde yer beyen: Nereye dikilmek istersen Söyle seni oraya dikeyim!

 

HAYDİ TÜRKİYE!! BU SESİ HEPBİRLİKTE TÜM DÜNYA'YA DUYURALIM!!


TÜRKİYE ve DÜNYA'DAN YÜKSELEN 2454 SES...

SESİNİZİ TÜM DÜNYA'YA DUYURUN!

 

Not: Bir Türk Vatandaşı'na yakışır şekilde, anlamlı, akılcı ve akıcı yorumlar dileğiyle...

 
 
ziyaretiniz
 
page counter
 

BAYRAKLARI BAYRAK
YAPAN ÜSTÜNDEKİ
KANDIR ,
TOPRAK
EĞER
UĞRUNDA
ÖLEN
VARSA
VATANDIR
M.K. ATATÜRK...........
 
 
Google
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol